3 Ocak 2018 Çarşamba

ÖZNUR CAN İLE 'KADIN'A DAİR


Kadın bir ressamdır aslında... Yüreği fırçası, düşünceleri ise renklerdir. Rengârenk düşüncelerine batırdığı yürek fırçası ile şekillendirir dünyayı...

1981 yılının Şubat Ayı’nda dünyaya merhaba derken yıllar sonra yürek fırçasıyla, duygularının renkleriyle gökkuşağı çizmiştir Tarsus semalarına...  

“ Eserinin üzerinde imzası olmayan yegâne sanatkâr öğretmendir” sözünü düstur edinerek Çukurova Sanayi Ortaokulu’nda öğretmen, yaşadığı toplumda kadın kimliği ile her kesimden insanın takdirini kazanmış bir sanatkârdır.

Gül Name olarak kendisiyle ‘kadına’ dair konuşmak istediğimizi dillendirdiğimizde Tarihi Siptilli Çarşısı’nı buluşma adresi olarak vermesi çarşıdaki esnaf kadınlara verdiği değerin ifadesidir. Zira kadınların dilinden ve halinden anlamanın ayrı bir sanat olduğunu düşünmektedir.

Oldukça güzel geçen görüşmemizde hoş sohbeti ve sempatik tavırları ile hem Gül Name’nin hem de Siptilli Çarşısı’ndaki esnaf kadınların yüreğine dokunarak mutlu eden Tarsus Belediye Başkanımız Sayın Şevket Can Beyefendi’nin saygıdeğer eşleri Öznur Can Hanımefendi yaptığımız görüşmede kendisine yönelttiğimiz sorulara verdiği cevaplarla kıymetli bilgilerinden istifade etmemize vesile oldu.

“Hoşgeldiniz? Nasılsınız?”

Hoşbulduk. Teşekkür ederim. İyiyim. Siz Nasılsınız?

Teşekkür ederim. Ben de iyiyim. Gül Name takipçileri için biraz kendinizden bahsedebilir misiniz?

Ben, 19 Şubat 1981 Tarsus doğumluyum. Çukurova Sanayi Ortaokulu’nda Türkçe öğretmeniyim. 3 çocuk annesiyim.

Bir başkan eşi olmak nasıl bir duygu?

“Bir başkan eşi olmak hem onur verici hem de zor. Dışardan göründüğü gibi kolay değil. Eşimin doğduğumuz şehre hizmet etmesinin onurunu ve mutluluğunu yaşıyorum. Bende elimden geldiğince yardımcı olmaya en azından evdeki yükünü hafifletmeye çalışıyorum. Dışarıda da elimden geldiğince yanında yer almaya çalışıyorum. Hayatın kendisinde de olduğu gibi sıkıntılı tarafları da güzel tarafları da oluyor. Sevgi saygı olduğu sürece kimin ne işi yaptığının önemi yok. Önemli olan anlayış gösterip aradaki muhabbeti canlı tutmaktır. Yeri geldiğinde Başkanımız Şevket Bey yeri geldiğinde ben onun yanında yer alarak bir şekilde hayatı idame etmeye çalışıyoruz.

Bir evlat, bir arkadaş, bir komşu, bir eş ve bir anne olarak kendi iç muhasebenizi yaptığınızda bir kadın olarak Öznur nasıl birisi?

Bir evlat, bir arkadaş, bir komşu bir eş ve bir anne olarak kendi öz eleştirimi yapmam gerekirse kimse dört dörtlük değildir. Herkes gibi iyi taraflarım olduğu gibi kötü taraflarım da vardır. Elimden geldiğince arkadaşlık, komşuluk, aile ilişkilerimde yetmeye çalışıyorum. Elimden geldiğince kalp kırmadan hayatı devam ettirmeye özen gösteriyorum. Çocuklarıma zaman ayırarak iyi bir anne olmak adına mücadele ediyorum. Eşimle, annemle, babamla, kardeşlerimle, çocuklarımla ve sosyal çevremle elimden geldiğince kimseyi kırmadan ilişkilerimi sürdürmeye çalışıyorum.

Sizce kadın nedir? Kadını en iyi anlatan ifade hangisidir? Kadın mı? Bayan mı? Hanım mı?

Kadını en iyi anlatan ifade Türklerde ‘hanım’dır. Hanım’ın bir Türkçe öğretmeni olarak geldiği kökü söyleyecek olursam; han’dan geldiği söyleniyor. Trolojik olarak ne kadar doğrudur bilemiyorum ama ülkeyi yöneten han karar alırken eşini göstererek benim han’ımda eşimdir dermiş. Bu sebepten dolayı en güzel hanım’dır ifade eden. Bizim örfümüzde, adetlerimizde, Türk töresinde kadın ve erkek yönetimde de, savaşta da, barışta da yan yanadır. Kadın ve erkek arasında ayırım yoktur. Bizde bunu en güzel şekilde yansıtmanın duasındayız.

Ailede kadın ve erkeğin rollerini incelediğimizde eşitlik mi yoksa adalet mi ön planda sizce?

Aile de kadının ve erkeğin rollerini incelediğimizde adalet ön plandadır. Adalet olursa denge sağlanır. Aile de, komşuluk ilişkilerinde, kadın ve erkek ilişkilerinde de ön planda olması gereken şey adalettir.


Türkiye de kadın olmak nasıl bir duygu?


Türkiye de kadın olmak konusuna birçok açıdan bakabiliriz. Kadın olmak güzeldir. Her şeyden öte kadın olunca ana olabiliyorsun. Kadın için ülkemizde birçok imkânlar var. Bu konuya karamsar bakmıyorum. Kişilerin yapmak ve almak istedikleri tamamen kendileri ile ilgili bir konudur. Okumak isteyen okur, kariyer yapmak isteyen kariyer yapar. Söz sahibi olduğumuzun farkında olmamız gerekiyor. Kimseye oturduğu yerden bir şeyler verilmiyor, mücadele içinde olmamız gerekiyor. Kendi işimizi kendimiz yapmayı öğrendiğimiz zaman kadında erkek gibi ön plana çıkacaktır.

Türkiye’deki kadın profillerini incelediğimizde kadınların genel sıkıntıları nelerdir? Kadına şiddet konusunda düşüncelerinizi bizimle paylaşır mısınız?

Şiddetin toplumda yeri olmaması gerekiyor ama maalesef oluyor. Son yıllarda da artmış durumda. Bunu haberlerde sıkça duyuyoruz. Eğitim ve manevi eğitimle önlenebilir. Güzel bir dinimiz var. Suçsuz, günahsız kimseye zarar vermememizi, karıncayı bile incitmekten sakınmamız gerektiğini emrediyor. Kendimizden fiziken güçsüz birine şiddet uygulamak dünyanın en vahşice davranışıdır. Şiddetin hiç bir şekilde gerekçesi olamaz. Şiddeti kınıyorum ve engellenmesini istiyorum. Ama maalesef sosyal yapımımızla mı yoksa ekonomimizle mi alakalı bilmiyorum şiddet haberlerini sıkça izler, dinler olduk.

Kadına yönelik yapılan çalışmaları nasıl buluyorsunuz. Sizce bu çalışmalar yeterli mi?

Kadına yönelik yapılan çalışmalar konusunda ise Tarsus Belediyesi bünyesinde Şevket Can Bey’in sosyal çalışmalarda kadına verdiği değeri görürüz. Çalışmalarında kadını ön plana çıkararak kadın derneklerine verdiği desteği görürüz. Belediye olarak kadın derneklerinin güçlenmesini istiyoruz. Kadınlar olarak da sivil toplum kuruluşlarına sahip çıkarsak ve sivil toplum kuruluşlarının çalışmalarında yer alarak kendimizi kabullendirirsek toplumdaki yerimiz daha sağlam olacaktır. Çünkü bir kadını en iyi anlayan aynı şeyleri yaşadıklarından dolayı yine kadınlardır. Kadınlar olarak birbirimize yardım etmesi gereken de yine kendimiziz. Sivil toplum kuruluşlarına katılarak kadınlara yönelik çalışmalarda yer almalıyız. Tarsus Belediyesi’nin yapmış olduğu çalışmaların ve Tarsus Belediye Başkanımız Şevket Can Bey’in de amacı birlik, beraberlik ve dayanışma içinde kadınların sıkıntılarına çözüm bulmak, tüm kadınların sesi olmaktır. Zira 8 Mart’ta yapılan ve Türkiye de ses getiren yürüyüşte bu amaç doğrultusunda yapılmıştır.

Bir erkek olsaydınız eşinize nasıl davranırdınız?

Bir erkek olsaydım anlayışlı ve sakin bir eş olurdum. Hatasıyla, eksiğiyle eşimi kabul ederdim. Ev işlerinde elimden geldiğince eşime yardımcı olurdum.

Türkiye ve dünyadaki kadınlar arasındaki birliktelik sizce hangi uygulamalarla, projelerle sağlanabilir?

Türkiye’de ve dünyadaki kadınlar arasındaki birliktelik uluslararası pazar ve yardım içerikli kadın projeleri ile sağlanabilir. Öğretmen olarak da gözlemim; çocuk anneyi rol, model aldığı için daha çok annenin eğitimi ve terbiyesi ile hayata başlıyor. Çocuğun karakterinde önemli etken olan kadın toplumun yapı taşıdır. Bu sebeple bilinçli kadın bilinçli toplum diyoruz. Erkeklere de çocuğunuzun mutlu olmasını istiyorsanız eşinizi mutlu edin diyoruz. Kadının mutsuzluğu çocuğu ve toplumu olumsuz etkiler bu yüzden lütfen kadınları üzmeyiniz diyoruz.

Bize vakit ayırdığınız için ve kıymetli bilgileriniz için teşekkür ediyoruz. Hoşçakalın.

Rica ederim. Hoşçakalın.        

Bir başkan eşi olmak… Ve bu vasfı doğru taşımak… Her şeye rağmen sorumluluklarının farkında olmak… Sorumluluk bilinciyle yaşamak… Bir sanatçı edasıyla yaşadığı toplumu inşaa etmenin derdi, gayreti ve duasında olmak... Vatanını, milletini, bayrağını ve Tarsus’u dava edinmek... Davasını haykırarak Nene Hatun ruhunu yaşamaya, yaşatmaya çalışmanın adıdır Öznur Can... Vesselam...

Emine AYSU KUREN

http://gullnamee.blogspot.com.tr



Yazılarımın izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması, yayınlanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur...


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder