'MUTLU AİLE' SUNUMU GERÇEKLEŞTİ

Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi Tarsus Grubu'nun Tarsus Belediyesi ile birlikte '8 Mart Dünya Kadınlar Günü' dolayısıyla düzenlediği 'Mutlu Aile' konulu sunum Yrd. Doç. Dr. Nurcan Çiçek'in anlatımıyla Ülker Aydın Yaşlı Dayanışma ve Erinç Evi'nde gerçekleşti.

Sunuma, Tarsus Belediye Başkanı Dr. Haluk Bozdoğan’ın eşi Derya Özinç Bozdoğan, Tarsus Belediye Başkan Yardımcıları Dr. Füsun Kaleli ve Muttalip Babuşoğlu, Alzheimer Derneği Tarsus Grubu, Ülker Aydın Yaşlı Dayanışma ve Erinç Evi gönüllüleri ve personelleri, Zübeyde Hanım Bütünleşik Gündüz Yaşam Evi gönüllüleri ve personelleri, Tarsus Şehit Fazlı Kalaycı Ortaokulu Müdürü Tuncay Yıldırır ve öğrencileri, Tarsus Borsa İstanbul Umut Sami Şensoy Anadolu Lisesi Müdürü Osman Kaçan ve öğrencileri, emniyet mensupları, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, alzheimer hastası ve hasta yakınları ile birlikte davetliler katıldı. 

Sunum saygı duruşu ve ardından İstiklâl Marşı'nın okunmasıyla başladı. Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi Tarsus Grubu adına konuşma yapan Nazan Şengül konuşmasında; "Alzheimer Derneği olarak alzheimer hastalığı konusunda toplumu bilinçlendirerek alzheimer hastalarına ve hasta yakınlarına yaşamlarını kolaylaştıracak yol haritasını sunmanın derdinde ve gayretindeyiz. Bu bilinçle Ülker Aydın Yaşlı Dayanışma ve Erinç Evi'nde Tarsus Belediyesi'nin desteği ile etkinlikler düzenliyor, proje ve çalışmalar yapıyoruz. Eğitimden el sanatlarına, İmece Mutfak'tan doktor sunumlarına, özel gün kutlamalarından Unutulmayan Nağmeler Korosu'na, terapi seanslarından aktivitelere, bilgilendirme toplantılarından Bez Bebek Atölyesi'ne hayatınıza renk katacak ve yaşam kalitenizi arttıracak etkinliklerle, proje ve çalışmalarla Tarsus Halkı'nın hizmetindeyiz. Tüm bu güzellikleri yaşamak adına hepinizi Ülker Aydın Yaşlı Dayanışma ve Erinç Evi'ne bekleriz." diyerek 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nü kutladı. Tüm katılımcılara ve emeği geçenlere teşekkür etti.

Yrd. Doç. Dr. Nurcan Çiçek sunumuna 'Öğrendim ki' şiiri ile başladı. Katılımcılara mutluluk nedir? sorusunu yönelterek insanın mutlu olabilmesi için öncelikle kendisini tanıması gerektiğini ifade etti. İnsanın kendisini af etmeyi öğrendiği ve mutlu olmaya çalışmak yerine mutsuz eden şeylerden uzaklaştığı an mutluluğu yaşayacağını belirtti. Mutluluğun an da kalma ve yaşama heyecanı olduğunu vurgulayarak sağlıklı insanın tanımını yaptı. Tek başına ve yalnız kavramlarını açıklayarak kendiyle nitelikli vakit geçiren insanların mutlu olduğunu söyledi. Renklerin insan sağlığına etkilerine değinerek mutlu aile formülünü sosyal yaşamdan örnekler vererek anlattı. Sunumunun sonunda Nazım Hikmet'in 'Kadın' şiirini okuyarak katılımcılardan gelen soruları yanıtladı. 

Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi Tarsus Grubu'nun 8 Mart Dünya Kadınlar Günü dolayısıyla düzenlediği sunum plaket ve çiçek takdimi ile son buldu. 

Emine KUREN

http://gullnamee.blogspot.com.tr

Yazılarımın izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması, yayınlanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur...

'BEZ BEBEK ATÖLYESİ' ÇALIŞMALARI BAŞLADI

Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi Tarsus Grubu 'Bez Bebek Atölyesi' çalışmaları renkli ipliklerin mucidi Birgül Otacı (@iplikler.renkli)'nın eğitmenliğinde Ülker Aydın Yaşlı Dayanışma ve Erinç Evi'nde başladı.

İngiltere Newcastle Hastanesi’nde çalışan araştırma ekibi bir alzheimer hastasının oğlunun hediye ettiği oyuncak ayı ile kurduğu ilişkiyi keşfettikten sonra yaptığı araştırma ile oyuncak bebeklerin alzheimer hastalarının diğer insanlarla ilişki kurmalarında etken olduğunu gözlemledi. Araştırma da sosyal ve duygusal hislerini çok önceden kaybeden hastanın, oğlunun hediye ettiği oyuncak ayı ile konuştuğu ve sürekliliği olan bir irtibat kurduğu gözlendi. Oyuncağın yaptığı olumlu ilerlemeyi gözleyen ekibin başındaki Prof. James, diğer hastalara da oyuncak vererek gözlemlerine başladı. Hastaların belli bir süre sonra hastane personeli ve kendileri arasında çok daha iyi bir iletişim kurduklarını gözlemlendi. Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi Tarsus Grubu Prof. James'in bu araştırmadan yola çıkarak 'Bez Bebek Atölyesi'ni kurdu.

Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi Tarsus Grubu'nun Birgül Otacı (@iplikler.renkli)'nın eğitmenliğinde gönüllü katılımcılarla birlikte 'Bez Bebek Atölyesi'nde ürettiği el emeği göz nuru işlemeler ve oyuncaklar Mersin Yaşlı ve Engelli Bakım Merkezi'ndeki alzheimer hastalarına hediye edilecek.

Emine KUREN

http://gullnamee.blogspot.com.tr

Yazılarımın izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması, yayınlanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur...

SEVİN KENDİNİZİ

SEVİN KENDİNİZİ 

Yaş alırken ömürünüzün her sayfasını güzelliklerle ve iyiliklerle süsleyin. Aktif yaş almanın önemini bilerek yaşayın. Sosyal sorumluluk projelerinde gönüllük esasına dayalı yer almanın sizin ve çevrenizdeki insanların yaşamına anlam katacağını unutmayın. Ve her an ömrün son demine geleceğiniz düşüncesiyle sizi ayakta tutacak, kimseye yük etmeyecek doğrulara yatırım yapın. Zira birgün yapayalnız kaldığınızda bu doğruların tesellisiyle huzur bulacaksınız. 

Kıymetini bilin kendinizin, aldığınız nefesin, sağlığınızın, kazandığınız paranın, akıp giden zamanın, yanıbaşınızda duranların. Bu hayatta size en iyi dost önce Allah sonra kendinizsiniz. Evet, size en iyi dost yine kendinizsiniz. Bunu kulağınıza küpe olarak takın. Hadi şimdi sevin kendinizi. İyi davranın kendinize. Geleceğinize doğrulukla, dürüstlükle, iyilikle, güzellikle, sadakatle, vefâyla ve faydalı sosyal çalışmalarla yatırım yapın. Kendinizi sevdiğiniz, kendinize iyi davrandığınız ve kendiniz ile ilgili geleceğinize yatırım yaptığınız kadar mutlu olacaksınız. Vesselâm...

Her Gününüz Sevgi Kadar Özel Olsun!.. 

Emine GÜLNAME 

https://www.youtube.com/@EmineGULNAME

http://eminegulname.com

https://gullnamee.blogspot.com/

BENCE YILIN KADINI

('8 Mart Dünya Kadınlar Günü' yaklaşırken bazı kurumların yaptığı 'Tarsus'ta Yılın Kadını Kim Olmalı?.. anteki bu yazıma ilham oldu.)

BENCE YILIN KADINI

Tarsus'ta yılın kadını seçilirken ölçü nedir yıllardır anlamış değilim?.. Yaşadığı kente ve topluma sağladığı katkılar mı göz önünde bulunduruluyor yoksa parasal boyuttaki durumu mu göz önünde bulunduruluyor?.. Giydiği marka kıyafetlere mi bakılıyor ya da alnından damlayan terde filizlenen ve nasırlı ellerinde şekillenen umutlara mı bakılıyor?.. Birilerinin tanıdığı ya da yandaşı mı olmak gerekiyor?.. Tarsus Şelalesi'nde kısır yapınca mı olunuyor?..

Bence; bir kadının yılın kadını olabilmesi için yaşadığı kente ve topluma sağladığı katkılar göz önünde bulundurulmalıdır. Burada zikredilen katkı illaki maddi boyut değildir. Örnek yaşantısıyla, sosyal çalışmalarıyla sağladığı katkılar her şeyden ötedir.

Bir gecekonduda engelli evladı için sevgisini ve merhametini ortaya koyan kadının kente ve topluma kazanımı engelli evladının ışıldayan gözleridir. O gözlerle kent ve toplum bereketlenir. Bütün mal varlığını objektiflerden uzak kentin ve toplumun gelişmesi ve yükselmesine bağışlayan kadının kente ve topluma kazanımı yapılan hayırlarda sağ elin verdiğini sol elinin görmemesi gerektiği düsturudur. Yatalak anne ve babasını yılmadan usanmadan omuzunda hastaneye taşıyan bir kadının kente ve topluma kazanımı sergilediği vefadır. Kendi ayakları üzerinde durması gerektiğinin farkında olan ve bunun için en zor şartlarda dahi üretebilen, mücadele eden, Adile Hala ruhuyla yaşayan kadının kente ve topluma kazanımı ileri medeniyetler seviyesine ulaşmış vatandır. Evlat, eş, anne, arkadaş, komşu ve fert olarak kadının yaşadığı kente ve topluma hayatın her alanında kazanımı olmalıdır.

Kadın bir kentin ve toplumun gelişmesi ve yükselmesindeki en etken roldür. Dili, dini, rengi, ırkı ve mesleği ne olursa olsun rolünü her zaman ve mekânda en güzel şekilde sergilediği, sosyal yaşamın içerisinde yer aldığı ve ürettiği müddetçe başarıya ulaşır. Üstlendiği rolün farkında olan ve bunun için mücadele eden her kadın yılın kadınıdır. Varsa bu özellik de olan buyrun seçin. Vesselâm...

Emine KUREN

http://gullnamee.blogspot.com.tr

Yazılarımın izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması, yayınlanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur...

HAYATI SEVGİYLE YAŞA, ALZHEİMER OLMA

Mersin Alzheimer Derneği Tarsus Grubu'nun '14 Şubat Sevgililer Günü' dolayısıyla düzenlediği 'Hayatı Sevgiyle Yaşa, Alzheimer Olma' konulu yemekli program Yıldırımlar Otantik Şelale Restorant'ta gerçekleşti.

Programa Mersin Alzheimer Derneği Tarsus Grubu, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri, alzheimer hastası ve hasta yakınları ile birlikte davetliler katıldı.

Programda konuşma yapan Mersin Alzheimer Derneği Tarsus Grup Başkanı Nazan Şengül konuşmasında alzheimer hastası ve hasta yakınlarını bulundukları stresli ortamdan bir nebzede olsa uzaklaştırarak sevginin gücü ile terapi yapmanın doğruluğuna inandık dedi. Sevginin gücünü sosyal yaşamdan örnekler vererek anlatarak  hayatı sevmenin ve sevgiyle yaşamanın alzheimer hastalığına etkisine vurgu yaptı. '14 Şubat Sevgililer Günü'nü kutlayarak tüm katılımcılara ve programa emeği geçenlere teşekkür etti.

Mersin Alzheimer Derneği Tarsus Grubu'nun '14 Şubat Sevgililer Günü dolayısıyla düzenlediği programda katılımcılar sevgiyle sunulan lezzetleri yeme fırsatı bulurken Tarsuslu sanatçı Hasan Önal'ın seslendirdiği şarkılarla doyasıya eğlendiler.

Program, sevgi pastasının kesimi ve toplu hatıra fotoğrafının çekiminin ardından son buldu.

Emine KUREN

http://gullnamee.blogspot.com.tr

Yazılarımın izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması, yayınlanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur...

TARSUS ÜLKÜ OCAKLARI ASENA BİRİMİ ÖZGECAN'I UNUTMADI

Tarsus Ülkü Ocakları Asena Birimi 11 Şubat 2015 tarihinde bindiği minibüsün şoförü tarafından vahşice katledilen üniversite öğrencisi Özgecan Aslan'ı ölüm yıldönümünün 5. yılında unutmadı. Tarsus Ülkü Ocakları Binası'nda anma programı düzenledi.

Tarsus Ülkü Ocakları Binası'nda Asena Birimi tarafından düzenlenen anma programına Milliyetçi Hareket Partisi Tarsus İlçe Kadın Kolları Başkanı Fethiye Rüzgar ve üyeleri, Tarsus Ülkü Ocakları Asena Birimi Başkanı Ayşegül Dalgıç ve üyeleri ile birlikte davetliler katıldı.

Anma programı Tarsus Ülkü Ocakları Asena Birimi Başkanı Ayşegül Dalgıç'ın açılış konuşması ile başladı. Dalgıç konuşmasında "kadınlara şiddet göstermek acizliğin, zayıflığın göstergesidir. Toplum olarak kadınlara yapılan şiddete sessiz kalmamalıyız. Başta kadına şiddet olmak üzere her türlü şiddete engel olacak çözümleri üretmeliyiz. Bir insana yapılan en büyük haysiyetsizlik onu hayattan koparmaktır. Kadınlarımız ölmesin, onlara acı çektirilmesin, onlar iş hayatında, üretimde ve sosyal yaşamda yerini alsın. Milletimiz güçlü bir millet olmayı azmetmiştir. Bunun gereklerinden biri de kadınlarımızın her konu da yükselmesini sağlamaktır. Bundan dolayı kadınlarımız ilim ve fen sahibi olacaklar erkeklerin geçtikleri bütün öğretim basamaklarından geçecektir. Ölüm yıldönümünde kadına şiddetin simgesi Özgecan Aslan'ı rahmetle anıyorum, konuşmama Mustafa Kemal Atatürk'ün sözleri ile son veriyorum; 'Ey kahraman Türk kadını, sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın!..' dedi.

Okunan Kur'an tilaveti ve edilen duaların ardından anma programına katılanlar kadına şiddet konusu ile ilgili düşüncelerini dile getirdi.

Anma programı, Asena Birimi Başkanı Ayşegül Dalgıç'ın önderliğinde katılımcıların Tarsus Ülkü Ocakları Başkanı Ziya Körüklü'yü makâmında ziyaret etmesi ve toplu hatıra fotoğrafının çekiminin ardından son buldu.

Emine KUREN

http://gullnamee.blogspot.com.tr

Yazılarımın izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması, yayınlanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur...

İŞİTME KAYBI BEYİNDEKİ ALGILAMA HÜCRELERİNİ ÖLDÜRÜYOR

Mersin Alzheimer Derneği Tarsus Grubu'nun 'Doktor Sunumları' kapsamında düzenlenleği 'İşitme Kaybı İle Oluşan Algılama Problemleri' konulu sunum İşitme Uzmanı İmran Çakır'ın anlatımıyla Ülker Aydın Yaşlı Dayanışma ve Erinç Evi'nde gerçekleşti.

Sunuma, Mersin Alzheimer Derneği Tarsus Grubu, Ülker Aydın Yaşlı Dayanışma ve Erinç Evi personelleri ve gönüllüleri, Zübeyde Hanım Bütünleşik Gündüz Yaşam Evi gönüllüleri ve personelleri, alzheimer hasta yakınları ile birlikte davetliler katıldı.

İşitme uzmanı İmran Çakır sunumuna kulağın tanımını yaparak başladı. Kulağın fizyolojisi ve anatomisi hakkında bilgi verdi. İşitme kaybının ne olduğunu anlatarak işitme kaybı türlerinden bahsetti. İşitme kaybının insan vücuduna etkilerine vurgu yaparak tedavi metodlarını açıkladı. İşitme kaybının beyindeki algılama hücrelerini öldürdüğünü belirterek düzenli doktor kontrolünün yapılmasına dikkat çekti. İşitme kaybı ile oluşan algılama problemlerini sosyal yaşamdan örnekler vererek dile getirdi.

Sunum, katılımcılardan gelen soruların İşitme Uzmanı İmran Çakır tarafından yanıtlanması ile son buldu.

Emine KUREN

http://gullnamee.blogspot.com.tr

Yazılarımın izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması, yayınlanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur...