10 Şubat 2018 Cumartesi

ÜLKÜ OCAKLARI ÖLÜM YILDÖNÜMÜNDE ÖZGECAN'I UNUTMADI


Çağ Üniversitesi öğrencisi iken 11 Şubat 2015'te okulundan evine dönmek üzere bindiği minibüste vahşice katledilen Özgecan Aslan'ı ölüm yıldönümünde Tarsus Ülkü Ocakları unutmadı.
Tarsus Yarenlik Alanı Saat Kulesi önünde Ülkü Ocakları Başkanı Emre Bircan Ülkü Ocakları üyelerinin ve Tarsus halkının katılımıyla Özgecan Aslan'ı ölüm yıldönümünde anmak ve kadına şiddete dikkatleri çekmek amacıyla basın açıklaması yaptı.
Ülkü Ocakları Başkanı Emre Bircan basın açıklamasında "tüm Türkiye'yi dehşete düşüren ve üzüntüsünü hala ilk günkü gibi hissetmekte olduğumuz, üniversitesiteli Özgecan Aslan kardeşimizin canice katledilişinin 3. yılındayız. Dile getirilecek hiçbir cümlenin bu acıyı hafifletmeyeceğini bilsek de bugün Özgecan Aslan ve niceleri için burada olduğumuzu belirtmek isterim. Toplumumuzun en değerli yapı taşları, geleceği şekillendiren, nesiller yetiştiren kadınlarımıza, kızlarımıza yaşatılan şiddet, taciz, tecavüz ve dayatmaların, kabul edilemez bir iğrençlik, canilik olduğunun bilinci ile seslenmek istiyorum. Biz ki mazimize baktığımızda; 'Ben Cengiz Han. Sizin hanınızım. Sizler bana bağlısınız. Ama benim de bağlı olduğum bir kişi var. O da benim hanımdır' diyerek eşini gösterdiği ataların torunları... 'Yalnız bir kadın değilsin. Sen bir ocaksın' diyen fikir adamlarının sahibi ve en önemlisi Veda Hutbesi'nde ; 'siz kadınları Allah'ın emaneti olarak aldınız' diye seslenen bir peygamberin ümmeti iken, bu emaneti hor görmek ne haddimize. Adalet yerini bulmuş, Özgecan kardeşimizi vahşice katledenlere gereken cezalar verilmiş olsa da ne kederli ailesinin yangını sönmüş ne de bir ülkenin hafizasından bu kara gün silinebilmiştir. Kadınlarımızın korkmadan dolaşabileceği, her platformda duygu ve düşüncelerini dile getirebileceği, her işte acaba başıma ne gelecek demeden emek verebileceği, aydınlık bir gelecek temennisi ile konuşmamı bitirirken; kadınlarımıza karşı yapılmış, yapılan ve yapılacak olan tüm kötü davranış ve tutumlarda tepkimizin net ve sert olacağından, her koşulda yanlarında olacağımızdan, Allah'ın emanetine en güzel şekilde sahip çıkacağımızdan da milletimizin şüphesi olmamalıdır. Aramızdan ayrılışının 3. yıldönümünde kardeşimiz Özgecan Aslan'a rahmet, kederli ailesine sabırlar diliyorum" dedi.

Emine KUREN

http://gullnamee.blogspot.com.tr

Yazılarımın izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması, yayınlanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur...


8 Şubat 2018 Perşembe

PROF. DR. AYNUR ÖZGE İLE BAŞAĞRISI VE BAŞDÖNMESİ KONUSUNDAKİ TÜM SORULAR YANIT BULDU

Tarsus Belediyesi ve Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi Tarsus Temsilciliği'nin ortaklaşa düzenlediği 'Baş Ağrısı ve Baş Dönmesi Sebepleri ve Çözüm Önerileri' konulu bilgilendirme programı Ülker Aydın Yaşlı Dayanışma ve Erinç Evi'nde Prof. Dr. Aynur Özge'nin sunumlarıyla gerçekleşti.
Programa İlçe Sağlık Müdürü Füsun Kaleli, İlçe Sağlık Müdürlüğü KETEM Ekibi, Tarsuslu hayırsever Ülker Aydın, Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi üyeleri, Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi Tarsus Temsilciliği üyeleri, sivil toplum kuruluşları başkanları ve üyeleri, siyasi partilerin üyeleri ile birlikte Tarsus halkı katıldı.
Programın ilk bölümü Tarsus Belediyesi ve Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi Tarsus Temsilciliği üyelerinin Ülker Aydın Yaşlı  Dayanışma ve Erinç Evi Bahçesi'nde düzenlediği kahvaltı ile başladı.
Programın ikinci bölümü Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi Tarsus Temsilciliği adına Nermin Keskinnişancı'nın açılış konuşmasıyla başladı. Meryem Keskinnişancı konuşmasında Alzheimer Derneği hakkında bilgilendirme yaparak Tarsus Temsilciliği üyelerini takdim etti. Alzheimer Derneği bünyesinde gerçekleştirilen çalışmaları anlatarak tüm katılımcıları bu çalışmalara katılmaya davet etti.
Prof. Dr. Aynur Özge sunumuna baş ağrısı ve başdönmesinin tanımını yaparak başladı. Baş ağrısıyla değişen yaşam şekillerinden bahsederek değişen bu yaşam şekillerinin insanlar üzerindeki etkilerinden bahsetti. Başağrısı türleri, migren ve migren ataklarının safhaları, aura haberci belirtileri, migren tetikleyicileri, ağrı matriksi, kronik migren, başağrısında yapılması gerekenler, gon ve lon blokaji, tetik nolta enjeksiyonları, gerilim tipi başağrıları, küme başağrısı, tehlikeli başağrısı, sinüzit başağrısı, çocuklarda başağrısı, başdönmesi-vertigo, iç kulak denge yapıları, başdönmesi aniden başlarsa yapılması gerekenler, ani başlayan denge bozuklukları, yavaş yavaş gelişen denge bozuklukları, vertigo-migren konularını sosyal yaşamdan örnekler vererek anlattı.
Katılımcıların sorularının yanıt bulduğu programda İlçe Sağlık Müdürlüğü KETEM üyeleri tüm katılımcılara kanser ile ilgili bilgilendirme ve tarama yaptılar.
Alzheimer Derneği bünyesinde yaptığı çalışmalarla her kesimden insanın sevgisini kazanan Prof. Dr. Aynur Özge ile buluşmanın mutluluğunu yaşayan katılımcılara Tarsus Belediyesi ve Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi Tarsus Temsilciliği tarafından hazırlanan ikramlar sunuldu. Program memnuniyet duyguları ile son buldu.  


Emine KUREN

http://gullnamee.blogspot.com.tr

Yazılarımın izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması, yayınlanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur...


4 Şubat 2018 Pazar

KARA SEVDA


Bu muydu kara sevda... Neydi ölümüne sevmek... Kördüğüm müydü acısını ta yüreğinde hissedip son nefesini nefesinde vermek...

Emine KUREN

(NOT: Çamlıyayla-Ulumeres Ormanı'nda birbine sarılmış bulduğumuz ölü sincaplar... Bizi bir hayli hüzünlendirdi... Duygularım hüznümle birlikte sözlerimden döküldü...)

http://gullnamee.blogspot.com.tr

Yazılarımın izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması, yayınlanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur...

1 Şubat 2018 Perşembe

DAMDAN DÜŞENLER TARAYDA'DA BULUŞTU

Alzheimer Hastalığı'na yönelik yaptığı çalışmalarla her kesimden insanının beğenisini ve takdirini kazanan Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi Tarsus Temsilciliği Aydan Dirik'in işletmeciliğini yaptığı Tarayda Antik Cafe'de bir araya geldi.

Temsilcilik adına açıklama yapan Tarsus Temsilciliği "çağın hastalığı olan Alzheimer Hastalığı ile ilgili çalışmalar yaparak toplumu bilinçlendirmenin amacı ve gayreti ile yola çıktık. Bazı üyelerimizin alzheimer hastası olan yakınları var. Hasta yakınları böylesi zor bir hastalıkla ilk karşılaştığında tabiri caizse 'damdan düşer gibi oluyorlar.' Alzheimer Derneği hastalık karşısında ne yapacağını bilemeyen, ruhsal olarak büyük bir çöküntü yaşayan ve çıkış yolu arayan hasta yakınlarına uzanan şefkatli bir eldir. Tüm halkımızı şefkat eli babındaki Alzheimer Derneği'nin çalışmalarına katılmaya davet ediyoruz. Tarayda Antik Cafe ile Tarsus Halkı'nı bir birinden güzel antikalarla ve lezzetli menülerle buluşturan Aydan Dirik'e hayırlı olsun diyoruz ve çalışmalarında üstün başarılar diliyoruz." dedi.

Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi Tarsus Temsilciliği Tarayda Antik Cafe işletmecisi Aydan Dirik'in hazırladığı kahvaltı menüsü ile lezzet yolculuğuna çıkarken temsilcilik bünyesinde yapılan çalışmalarla ilgili durum değerlendirmesi yaptı ve yeni dönemde yapılması planlanılan çalışmaları karara bağladı.

Emine KUREN

http://gullnamee.blogspot.com.tr

Yazılarımın izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması, yayınlanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur...

30 Ocak 2018 Salı

ASKERE GİTMEK İSTİYORUM

Kadınlar olarak genellikle günleri pek severiz. Bazen bu günlerde hoş sohbetler eder bazen de işin dozajını kaçırıp misafirlerimizi neredeyse yiyecek komasına sokarız. Sosyallik deyince de ilk aklımıza bu günler, gezmeler ve yemek programları gelir her ne hikmetse.
Sosyal hayatınızla yaşadığınız topluma bir faydanız olup olmadığınızın muhasebesini yaptıktan sonra ancak 'ben sosyal bir insanım' diyebilirsiniz. Zira yediğimiz yemeğin yaşadığımız topluma bir faydası yok. Yemek son şeklini foseptik çukurunda alıyor. Günler, geziler psikolojik olarak deşarj olmamızı sağlıyor olabilir. Ancak kendimizi deşarj ettikten sonra şarjımızı toplum için tüketmiyorsak fişte takılı unutulduktan sonra yüksek ısınmadan dolayı patlayan telefon gibi oluruz. Bu durumda da hem kendimize hem de çevremize büyük zararlar veririz.
Biz, tarihe adını altın harflerle yazdırmış şanlı bir milletiz. Geçmiş tarihimizin geleceğe dair sunduğu o kadar çok mesajı var ki... Bu mesajların farkına varıp, öğrenip ve bu mesajları gerçek anlamda yaşadığımız zaman zafer hep bizimle olacak... Her şeyden önemlisi bu mesajları hayatın her safhasına indirgeyip nesilden nesile taşıdığımız zaman da yaşadığımız topraklar bâki kalacak. Bu bilinçle ve hareketle sosyal sorumluluklarımızın farkında olmalı, sosyal hayatın her karesinde varlığımızı göstermenin mücadelesini vermeliyiz.
Bugün Nene Hatun hâlâ dillerde zikrediliyor ve sevgiyle anılıyorsa bunun altında onun vatan ve milletine karşı yapmak zorunda olduğu sorumluluklarının onda âşka dönüşmüş olması yatmaktadır. Bizlerin de kadınlar olarak yapmamız gereken sorumlulukları var. Bu sorumlulukların başında da önce kendimizi sonra sırasıyla ailemizi ve yaşadığımız toplumu inşaa etmek gelmektedir. Bu inşaanın ana malzemesi eğitimdir. Biz kendimizi eğittiğimiz sürece ailemize ve topluma faydamız olur. Ve yine kendimizi eğittiğimiz sürece sorumluluklarımız bizde de aşka dönüşür Nene Hatun'da olduğu gibi...
Hayat bir okul. Geçmişten günümüze tarihte seyreden olaylar ise hayat okulundaki derslerdir. Ecdadımız ise okuldaki dersleri bizlere aktaran öğretmenlerdir. Öğretmenlerimizden aldığımız derslerde öğrendik ki söz konusu vatan ve milletse eğer ser'den geçmelidir. Yeri geldiğinde cepheye koşturup tüm azalar kaybedilse dahi bayrağı göndere çekmenin derdinde olmalıdır. İşte bu düşüncelerle, askerlik şubesine gönüllü askerlik yapmak ve böylece Mehmetçiğimize moral ve destek olmak adına büyük bir içtenlikle dilekçe verdim. Dilekçeyi verdiğim an anlatılmasına kelimelerin kifâyetsiz kaldığı muhteşem duygular yaşadım. Bu uğurda hiç düşünmeden askere gitmek istediğimi tüm yetkililere, dostlarıma, arkadaşlarıma ve aileme belirtmek isterim.
Kadınlarımızı günlerine, gezilerine, yemek programlarına ve yaptıkları çalışmalara kısacık bir ara verip Mehmetçiğimize moral ve destek olmak adına askerlik şubesine gönüllü askerlik dilekçesi vermeye davet ediyorum. Türkiye'nin dört bir tarafında bazı kadınlarımız Mehmetçiğimize moral ve destek olmak adına vatan, bayrak ve millet aşkıyla dilekçe verdiler, farklı kampanyalar başlattılar. Bir çoğumuza ilham olan bu kadınlarımıza Gül Name olarak teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Davamız vatan, bayrak ve millet... Düsturumuz birlik, beraberlik ve dayanışma... Hedefimiz adaletli, barış ve huzur dolu bir toplum... Duamız egodan, yalandan ve iki yüzlülükten uzak bir ömür... Vesselâm...

Emine KUREN



Yazılarımın izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması, yayınlanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur...

26 Ocak 2018 Cuma

TARSUSLU KADINLAR AFRİN'DEKİ ASKERLERİ UNUTMADI

Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi 
Tarsus Temsilciliği Afrin’de devam eden Zeytin Dalı Harekatı'nda vatanın bölünmez bütünlüğünü korumak adına canla başla çalışan Mehmetçiğe moral olmak adına kolları sıvadı.
Tarsus Belediyesi Ülker Aydın Yaşlı Yaşam ve Erinç Evi'nde bir araya gelen Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi Tarsus Temsilciliği üyeleri ve Tarsuslu kadınlar hayırseverlerin bağışladığı yünlerle Afrin'deki zorlu hava koşullarına aldırmadan, üstlendikleri görevi başarıyla yerine getirmenin mücadelesinde olan Mehmetçiğimize atkı işlemeye başladılar.
Konuyla ilgili açıklama yapan Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi Tarsus Temsilciliği yetkilisi Serap Kerimoğlu "Türkiye genelinde başlatılan Mehmetçiğimize destek kampanyalarında bizde Alzheimer Temsilciliği olarak yer almak istedik. Hiçbir engele aldırmadan, gece-gündüz demeden canını ortaya koyan Mehmetçiğimize bir nebzede olsa destek olması için bu atkıları işlemekteyiz. İşlenilen bu atkıları Mersin Türk Kadınlar Birliği Şubesi aracılığı ile Mehmetçiğimize ulaştıracağız. Her zaman Mehmetçiğimizin yanındayız, yanında olacağız." dedi.
Birlik, beraberlik ve dayanışmanın en güzel örneğini sergileyen Türkiye Alzheimer Derneği Mersin Şubesi Tarsus Temsilciliği üyeleri ve Tarsuslu kadınlar; 'zaferin' vicdan ve merhamet sahibi kadınların her zaman ve mekanda varlığını göstermesiyle kazanılacağının mesajını sundular.

Emine KUREN


http://gullnamee.blogspot.com.tr


Yazılarımın izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması, yayınlanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur...

24 Ocak 2018 Çarşamba

VATAN İÇİN ÖLMEYE HAZIRIZ

Gelecek adına ümitvar yaşamak Türk Milleti'nin şiarıdır. Edindiğimiz bu şiarla karanlığın ardındaki aydınlığa, hüzünden sonra gelen mutluluğa, seferin ardındaki zafere talip olduk, talip olacağız. Talip olduklarımızla şehit kanıyla sulanmış toprağımız da nice çiçekler açtı, açacak kokusu kâinatı kaplayan. Ve adımız sonsuzluğa yazılacak dillerde destan olan.

Bin yıl boyunca Orta Asya'da savaşan, İstanbul'u fetheden, Roma'ya diz çöktüren, Çanakkale'de destan yazdıran, Kurtuluş Savaşı'yla milli mücadele ruhunu çağlara taşıyan ecdadın torunlarıyız. Vatan, bayrak, millet ve ezan söz konusu olunca hiç düşünmeden canını ortaya koyan kahraman fedaileriz.
Yılmadık, yılmayacağız. Yıkılmadık, yıkılmayacağız. Hiçbir güç bizi susturamadı, susturamayacak. Vatanın bölünmez bütünlüğünü korumak adına Ali Gaffar Okkan'lar, Sabri Kün'ler, Ömer Halisdemir'ler, Fethi Sekin'ler, Halil Özdemir'ler ve daha nice yiğitler canlarını verdiler. Ve bu bütünlüğü korumak adına canını vermeye hazır daha nice yiğitler.

Nene Hatun ruhunu taşıyan kadınlarımız, Taş Mektebi öğrencilerinin ruhunu taşıyan çocuklarımız ve gençlerimiz, fetih ruhu ile yaşayan erlerimiz her şeyden öte milli ve manevi değerleri uğruna serden geçen, atasının bıraktığı izi takip eden Türk Milleti oldukça bu vatan asla bölünmeyecek.
Sözde değil özdedir davamız. Vatan için hepimiz ölmeye hazırız. Meselemiz Türk, Kürt, Arap, Laz, Çerkez, Sunni, Alevi olmak değildir. Meselemiz düşmana karşı birlik, beraberlik, dayanışma içinde tek vücut olup tüm dünyaya "Bu Vatan Bölünmez!..." dedirtmektir. Vesselâm...

Emine KUREN

http://gullnamee.blogspot.com.tr


Yazılarımın izinsiz ya da kaynak belirtilip link verilmeksizin kopyalanması, yayınlanması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu'na göre suçtur...